Günün kartı olarak bugün Kılıç Onlusunu seçtim. Bu kartı seçmek hiç istememe rağmen kendini attı. Masadan zıpladı ve resmen “Benden bahsetmelisin.” dedi. Astrolojik bir eş zamanlılık göstergesi olarak Mars-İkizler konumunu anlatan bir karttır. Bu tesadüf beni yazma konusunda istekli bir hale getirdi. Yoksa herkesten gizlice bu kartı seçmemiş sayabilirdim.
Tarot destesindeki bazı kartlar görüntü olarak pek iç açıcı değildir. Açılım esnasında insanın içini bunaltan ve kara bulutları hissettiren kartlar vardır. Elbette bunlardan birisi Kılıç Onlusu.
Aslında bilinen genel anlamları şu şekildedir;
Acı sonlar
Derin yaralar
Kriz
Bitkinlik
Çıkmaz sokak
Acının son noktası
Küllerinden doğmak
Fakat bu anlamları kenara bırakmak gerekir. Çünkü Tarot ezber sistemi üzerine kurulmuş bir öğreti değildir. Öğreti olabilmesinin önemli noktası Tarot’un ruhu ve alt metinlerle olan dünyasal uyumudur. Kılıç Onlusu kartını daha iyi anlatabilmek adına “Halt and Catch Fire” isimli Amerika’da yayınlanan dizinin bir bölümüne dikkat çekmek istiyorum. Dizinin bir bölümüne isim olarak “Ten of Swords” verilmiş. Dizinin bu bölümü ile tarot kartı arasındaki bağlantıyı anlatmak isterken araştırmalarım beni şöyle bir sahneye götürdü.
Sahne görselinin arkasında yer alan “Phoenix” kesinlikle Kılıç Onlusu için biçilmiş kaftandı. Mısır mitolojisinde Phoenix, Pers mitolojisinde Simurg olarak bilinen küllerinden yeniden doğan ölümsüz bir kuşun ismine Kılıç Onlusu içerisinde denk gelmek bana çok metaforik hissettirdi. Birçok kişinin Zümrüdüanka olarak bildiği bu kuş kaosun düzen getirdiğini bize anlatmak ister. Her dönüşüm acı verici olmak zorunda mıdır? Bu soruyu şu an düşündüm. Ve cevaplamadan geçip sizlere bırakacağım.
Dönüşüm ne pahasına olursa olsun devam eder. Kılıç Onlusu pes ettiğiniz ve yaşarken yoğurulduğunuz döngüleri temsil eder. Kişinin herhangi bir takıntısı olup olmadığını daha dikkatli bir şekilde fark etmesini hatırlatır. Kapanışa tutunma, dersini al ve bırak demenin en kestirme halidir aslında Kılıç Onlusu.
“Kul kurar, Kader güler.” diyerek anlattığım bir karttır. Bu kart hayata her anlamıyla tırnağını geçirmeyi seçen insanları sever. Zihinsel acıya direnmekte sabaha küsmekte insana hiçbir fayda sağlamaz. Bütün acılara ve döngülere rağmen küllerimizden yeniden doğmak, ölmek kadar kolay olmalıdır.
Kart renklendirme olarak ele alındığında boşluğun haberci olan siyah, korkulu hastalıkların habercisi sarı ve kırmızı ile dolambaçlı duyguları ele alır. Bu renk uyumu aslında Zümrüdanka’nın tasvirinde yer alır. Özellikle renklerin uyumundan bahsetmek istedim ki bundan sonra her Kılıç Onlusu sizlere sonsuz bir şifa kaynağı getirsin.
Kişisel yorumuma gelince bana söyleyecek bir şeyim kalmamış gibi hissettirdi. Küçük bir ekleme yapacak olursak kendi deneyimlerime göre bu kart “Sırt, eklem, uyku felci, kabus, migren” gibi hastalıklara sahip insanlar için daha çok kendini belli eden bir kart oluyor.
Son olarak, büyümeye her geçen gün devam edin. Geçmişinizi yarının güneşi ile tanıştırmak bazen iyi bir fikir olmayabilir.
Sevgiyle.