Günün Tarot Kartı: Asılan Adam
“Yukarı Büyük’ten aşağı büyük”e inmeyi aklına koydu tanrıça.
“Yukarı Büyük’ten aşağı büyük”e inmeyi aklına koydu İnanna.
Hanımım göğü terk etti, yeri terk etti, indi Ölüler Diyarına.
Efendilik haklarını terk etti, hanımlık haklarını terk etti, indi Ölüler Diyarına.
Eanna’yı Uruk’u bıraktı, İndi Ölüler Diyarına,
Emuşkalamma’yı Badtibira’da bıraktı, indi Ölüler Diyarına,
Giguna’yı Zabalam’da bıraktı, indi Ölüler Diyarına…
Yedi tanrısal yasayı yanlarına bağladı, tanrısal yasaları topladı,
Eline aldı, bütün yasaları hazır bekleyen ayağına yerleştirdi,
Şugurra’yı, ovanın tacını başına koydu, ışıltıyla yüzünü kapladı,
Lacivert taşından… değneğini elinde sımsıkı tuttu,
Küçük lacivert taşlarını boynuna taktı,
Parıldayan… taşlarını göğsüne tutturdu,
Altın bileziğini bileğine taktı,
…zırhını göğsüne taktı,
Hanımlık giysilerinin hepsiyle gövdesini örttü,
…merhemini yüzüne sürdü…”
Tarot destesinde büyük arkana içerisinde yer alan 12 numaralı karttır. Katmanlı, derin ve baş döndürücü bir kart olduğuna inanıyorum. Çünkü bütün mitler arasında kendine bağlantı bulabilmiş ender bir karttır. Öncelikle kartın çizimini incelemek gerekirse ayağından asılmış bir adam olarak sembolize edilir. Bu görselin temeli İtalya’ya kadar uzanır. İtalya’daki suçlular için kullanılan yaygın bir ceza sisteminin resmedilmiş halini görürüz. Yalnızca bununla da sınırla kalmayan bir görsel olduğunu düşünüyorum. Hz. İsa’nın çarmıha gerilmesi veya Sümer mitolojisindeki Venüs tanrıçası İnnanna’nın yeraltına yolculuğu ile ilişkilendirilebilir. Afrika mitolojik hikayelerinde kader tanrısı İfa ve onun yetenekleri ile özdeşleşen bir karttır.
Kartın tarihsel sürecini daha iyi anlayabilmek adına 15. yüzyıl İtalya dönemine göz atmak gerekir. Çünkü Asılan Adam olarak geçen bu tarot kartı Rönesans dönemine ait “utanç resimleri” olarak görürüz. O dönem şehri terk eden ve cezaya çarptırılan kişilerin resimleri kamu binalarına çizilir ve hainlikleri halka yukarıdaki resimlere benzer gösterilirdi. Özellikle bu dönem içerisinde Floransalı sanatçıları tuttular. Sanatçı Andrea del Castagno o kadar çok utanç tablosu yaptı ki, “Andrea degli Impiccati” (Asılan Adamların Andy'si) olarak tanındı. Zamanının en ünlü ressamı olan Botticelli, başarısız bir isyan sırasında Lorenzo'nun erkek kardeşini öldüren Pazzi ailesinin utanç verici resimlerini yapması için 1478'de Muhteşem Lorenzo tarafından işe alındı. Bu kart o kadar çok resmedildi ki bir dönem tarot bakan kişiler “Asılan Adam” demek yerine “Hain” kartı olarak yeni isimler türettiler.
Fakat 17. yüzyıldan sonra ezoterik tarot alanında çalışmalar yapan Antoine Court de Gébelin kartın anlamının hainlikten ziyade “cehaletin bastırdığı şeyler” olarak ele aldı.
Kişisel yorumlarıma göre, “yarı-yolda bırakılmak, dostlardan gereken bir desteğin yetersizliği, rüyaların karmaşıklığını” anlatan bir kart olduğunu deneyimledim. Bunun yanı sıra fiziksel ve ruhsal duruşları da ele alan bir karttır. Kartın görseli ne kadar bedensel cezalar gibi görünse de aslında “fedakârlık” özünü hatırlatır. Ve aslında bu kart dünyevi değerlerin tersine dönüşebildiğini gösterir. Tarihsel sürecindeki değişimler bunun en net kanıtı olabilir.
Kişi geçmişini unutur, kendine hakim olmayı öğrenir ve kendinden daha yüksek bir güce kendini bırakır. Köklü değişimlerin daha sakin anlatıldığı bir karttır. Kartın üzerindeki kırmızı ve beyaz detayları ruhsal bağlara teslim olan aynı zamanda kendi ruhsal bilincini inkar eden insanları işaret eder. Asılan Adam'ın vücudu, Büyük Çalışmayı gerçekleştirmenin simyasal işareti olan bir haç ile tepesinde ters bir üçgen oluşturur. Darağacı, alfabenin son harfi olan İbranice Tau harfine benzer ve aynı zamanda başarı ve tamamlamayı da ifade eder.
Sevgiyle.